37 gebelik haftasından önce doğan çocuklara prematüre denir. Her bir milyon canlı doğumun yaklaşık 300’ü en az bir gözü prematüre retinopati (PR) nedeniyle kör oluyor.
Hangi prematüre bebeklere göz muayenesi yapılmalıdır?
Amerika akademi oftalmoloji derneği 1500 gr altında doğum ağırlığı olan veya gebelik haftası 32 haftadan daha az olan çocuklara prematüre retinopati muayenesi önermektedir. Ayrıca 1500-2000 gr doğum ağırlığı veya gebelik haftası 30 ve üzeri olmasına rağmen klinik seyri stabil olmayan bebeklerde en az iki kez indirekt oftalmoskopla gözün retina muayenesinin yapılmasını önermektedir. Retina tabakası tamamen damarlanmışsa tek bir muayene yeterlidir.
Retina tabakası damarlanmasını ne zaman tamamlanır ?
Gebeliğin 16. haftasında görme sinirinde damarlanma başlar. 36. retinanın nazal (iç kısım ), 40-42 haftada retinanın temporal (dış kısım) kısım damarlanır.
Prematüre retinopati muayenesi ne zaman yapılmalıdır?
İlk muayene genellikle doğumdan sonraki 4. ve 6. haftalar arasında ya da 31. veya 33. haftalarda yapılmalıdır.
Prematüre retinopati muayenesi ne zaman sonlandırılmalıdır?
Retina tabakasının damarlanması tamamlanıncaya kadar veya doğum sonrası 50-55. haftaya kadar hastalığın şiddetine ve evresine uygun olarak periyodik kontrolleri yapılmalıdır.
Prematüre retinopatinin görülme sıklığı nedir?
Prematüre retinopati bulguları doğum ağırlığı 1251 gr dan az bebeklerde % 66 ve doğum ağırlığı 1000 gr’dan daha az bebeklerde ise %82 dir.
Hangi sistemik faktörler prematüre retinopatiyi olumsuz etkiler?
Sepsis, intraventriküler, kanama, kalp ve akciğer hastalıkları prematüre retinopatiyi olumsuz etkiler.
Hangi hastalar tedavi edilmelidir?
Prematüre retinopatide (PR) retina tabakası merkezden başlayarak dışarıya doğru 3 bölgeye ayrılır: İçteki birinci bölge zon 1 en dıştaki bölge zon 3, iki bölge arasında kalan alan zon 2 olarak adlandırılır. Hastalığın dönemi şiddetine bağlı olarak beş evreden oluşur. Retina venlerinde genişleme ve arterlerde kıvrımlaşmada artışın olduğu klinik duruma plus (artı) hastalık denir. Artı hastalık, prematüre retinopatinin tedavisinde kritik öneme sahip olduğu için hastalığın dönemiyle birlikte belirtilir. Zon 1 veya 2 de birbiriyle bitişik alanlarda beş saat kadranı veya ayrı ayrı alanlarda 8 saat kadranı evre 3 prematüre retinopati olan çocuklara artı hastalığı olmak şartıyla tedavi uygulanır ve bu duruma eşik prematüre retinopati denir. Zon 1 de klasik eşik hastalık oluşmasını beklemeden artı hastalık olmaksızın evre 3 veya evre olmaksızın artı hastalık varlığında tedavi uygulanır. Zon 1 de oluşan prematüre retinopatide öncelikli tedavi göz içerisine avastin ilacı verilerek hastalıklı damarların gelişimini engellemektir. Zon 2 ve 3 de oluşan eşik prematüre retinopatide öncelikli tedavi lazer tedavisidir. Lazer tedavisi yeterli olmadığı durumlarda göz içerisine avastin uygulanır. Bu tedavilere cevap vermeyen evre 4 ve 5 olan hastalara cerrahi uygulanır.
Doğal seyir olası sonuçlar
Doğum ağırlığı 1251 gramdan az olan bebeklerin %7’sinde eninde sonunda eşik prematüre retinopati gelişir. 1. ve 2. evre hastalık tablosu %85 oranında kendiliğinden düzelir.
Gerilemiş prematüre retinopatide şu klinik durumlar ortaya çıkabilir
Miyopi, astigmatizma, ambiyopi, şaşılık, vitromaküler skar, glokom, katarakt, traksiyone retina dekolmanı, maküler pigment değişiklikleri.
Tedavi ve seyir
Oksijen doygunluğu %96 ile %99 arasında tutalacak düzeyde oksijen desteği eşik öncesi PR’nin daha fazla ilerlemesine engel olduğu ancak lazer tedavisine ihtiyaç duyan bebek sayısında da anlamlı azalmaya neden olmadığı izlenmiştir.
Oda ışığına maruz kalmanın (light-ROP çalışması) PR görülme sıklığı veya şiddetine etkisi bulunmamıştır.
Eşik hastalığı olan PR’li gözlere uygulanan kriyoterapi (dondurma) uygulanması ile maküler çekilme, retina dekolmanı veya lens arkası skar oluşumu gibi istenmeyen sonuçlar yarı yarıya azalmıştır.
Günümüzde kriyoablasyon yerine çoğunlukla lazer tedavisi kullanılmaktadır. Lazer tedavisi damarsız ön retinaya indirekt oftalmaskop yardımıyla tam dağınık lazer atımları şeklinde yapılır. Lazer tedavisinin kriyo tedavisine göre daha az travmatik olduğuna inanılmaktadır ayrıca daha iyi görsel sonuçlara ulaşma olasılığı daha yüksektir.
Evre 4 PR hastalarında sklerayı çökerten dekolman ameliyatı veya lensi koruyan vitroretinal ameliyatları uygulanır. Evre 5 PR hastalara retinayı yatıştıran ve yapışıklık oluşturan bantları ayıran vitroretinal cerrahi yapılabilir. Bu cerrahilerle retinanın tamamen yatışması gözlerin % 30 da mümkün olabilmiştir. 5 yıllık takipte bu gözlerin %25 yatışık kalmıştır.